Türk tarihinde kadının büyük önemi vardır. Her zaman erkeği tamamlayıcı gücü olmuştur. Kadınları geri bırakılan toplum geri kalmaya mahkumdur demiş Büyük Atatürk. İşte bugünkü geriliğimizin sebebi tamda budur! 68 günde 58 kadın cinayetlerinin işlendiği ülkemize uygar demek mümkün değil! Bu ülkede kadınlar biliyorlar ki hep yalnızlar. Kadınların yanında olan yine sadece kadınlar. Kadın kadına bu savaşı veriyoruz esasında. Ama unutulmaması gerekir ki ülkenin gerçeklerini belirleyen yine kadınlardır. Buna rağmen maalesef ki iş dünyasında da yerimizi alamadık. TÜİK verilerine göre toplam kadın nüfusunun sadece 3’te 1’i işgücü piyasasına katılma kararı vermişken her 4 kadından ancak birisi iş bulabiliyor. Kadın istihdamının önündeki engellerden olan çocuk bakımı, yaşlı bakımı ve ev işlerini, kadının üzerinden alacak sosyal politikalar uygulanmalıdır. Sosyal devlet olma anlayışı bunu gerektirir. Çalışma hayatında kadına yönelik her türlü ayrımcılık terk edilmeli, cinsiyetçi iş bölümüne, ücret eşitsizliğine son verilmeli, güvenceli ve düzenli işler yaşatılmalıdır. Gerekirse kadın istihdamını arttırabilmek için işverenlere teşvik sağlanmalı. Vergi indirimi, kolay kredi imkânı vb. olanaklar sunulmalıdır.

İstanbul Sözleşmesinin tartışılmasına son verilmeli yasa etkin bir şekilde kullanılmalıdır. Evet, doğru fakat klasik söylemden bir türlü gerçekleşmeyen taleplerimizden sonra gerçeğe dönme zamanı! Klasik konuşmaları bir kenara bırakıp  soruyorum İstanbul’un 39 ilçesinde kaç tane kadın Belediye Başkanı var, soruyorum Türkiye genelinde kaç tane kadın Belediye Başkanı var, soruyorum TBMM’de kaç tane kadın Milletvekili var, soruyorum burada bizim yerel mecliste kaç tane kadın meclis üyesi var,soruyorum İBB’de kaç tane kadın meclis üyesi var, soruyorum kaç tane kadın Başkan Yardımcısı var.Erkek egemen toplumdan, kadın haklarını tartışmak Ortadoğu bataklığına batmış ülkemizde ütopyadan başka bir şey değildir, demiyorum çünkü dünya kadınları ve Türk kadınları, erkek egemenliğini yıkıp o ütopyayı gerçekleştirecek. Buna inancım yaşamım boyunca devam edecek ve bunun mücadelesini her daim vereceğiz ve Türk kadını bütün baskıya rağmen tekrar halkın desteği ve feraseti ile İstanbul Sözleşmesini uygulayacaktır çünkü gerçekten kimse kaçamaz.  Dünya emekçi kadınlar günü her daim her gün kutlu olsun.